27 Kasım 2009 Cuma

kıpırtı


Doğrusu bilmiyorum neler oluyor, pek de düşünmüyorum aslında. Analiz ederek piç ettim tüm duyguları bu sefer aksın nehir...
Kurbağalardan biri canavara dönüştü ama diğeri... :)
Anlatasım var hani fakat kelimelere dökmek o kadar zor ki : aniden olan gelen duyguların verdiği şaşkınlık, endişe, korku, kalp pır pırları, heyecan...
Belki de bu sefer masal gerçektir, denemek lazım değil mi?


23 Kasım 2009 Pazartesi

vrak vrak

İki günde iki kurbağa,
Peki prensim nerede?..

9 Kasım 2009 Pazartesi

hadi itiraf et...

 Sen de yapıyorsun bunu biliyorum, hata olduğunu bile bile o yoldan ayrılmıyorsun. Tanıdık olması yanlış olmasından daha önemli oluyor bazen, bazen de sadece ne kadar derin bu dip acaba diye merak ediyorsun.
Hatalarımı tekrarladım, hem de birkaç kez ama itiraf ediyorum pişman değilim. Gene olsa gene yaparım biliyorum ama karar verdim öncesinde bir bekleme sürecine gireceğim. Sonuçta hatayı yaparken beklediğimi görememe olasılığım çok yüksek.

Beklemek zor biliyorum ama beni gerçekten gülümsetecek biri vardır mutlaka, değil mi?..

8 Kasım 2009 Pazar

şişenin dibi dedikleri şey bu olsa gerek

sonuç: mide bulantısı, baş ağrısı ve pişmanlık

1 Kasım 2009 Pazar

Have you thanked a green plant today?

Şu anda beş saatlik bir ders çalışma seasından çıktım ve hala ne yazıkki bir üç saatlik bölüm daha var.
Ne mi öğrendim: yeşil kutup ayıları varmış.

Yoruldum ben ya...